|
Münih - Saat Kulesi |
|
Kısa Kahve Molası @ Münih Marienplatz |
Metro durağından kafamı dışarı çıkardığım an, rönesanstan
beri orada sanki beni bekleyen Peterskirsche Kilisesi'yle karşılaşmak dünyanın
en harika duygularından biridir. Glockenspiel denen upuzun saat kulesini yeniden
görebilmek, saatin birkaç metre altına yerleştirilmiş şirin kuklaların
gösterisine denk gelebilmek ve buradaki geniş meydanda ferah bir Münih havasını
ciğerlere çekmek gibisi yoktur. Yer altından çıktıktan sonra, rotam hep
aynıdır; mutlaka Bavyera ürünlerinin yoğunlukla satıldığı dükkanlara doğru dümdüz
devam ederim. Binalar hep eski ve bakımlı, çatıları hava koşullarından dolayı
dik, pencereleri yüksektir. Asla fazladan tabela yoktur etrafta. Renkler sarı
ve kırmızı tonlarında ve birbirine son derece uyumludur. Bazı çatılarda, küçük
küçük dikdörtgen formlu, eşit aralıklı süslemeler vardır ve bunlar şehre o
kadar özellik katar ki, pastanelerde bile bu evlerin görünümünde kurabiyeler
satılır. Gerçekte bu kurabiyeler mi evlerden ilham almış yoksa evler mi
kurabiyelerden, ayırd edemem. Sırf bu sebepten, benim için, çocukluğumda
dinlemekten çok hoşlandığım Hansel ve Gratel hikayesinin geçtiği yer Münih'tir.
Binalar, duvarlarını koparsam yiyebileceğimi düşündürecek kadar gerçekdışı
görünürler gözüme.
|
Kısa Kahve Molası @ Münih Marienplatz |
|
Kısa Kahve Molası @ Münih Marienplatz |
Havanın neredeyse tüm yıl boyunca kapalı ve yağmurlu oluşunun
aksine, dükkanlar her yerde rengarenktir. Guguklu saatlere, meşhur üstü kapaklı
porselen kupalara, harika oyuncaklara, lezzetli görünen çikolatalara dalıp
gittiğim pırıltılı, şık dükkanlar da aynı masalın parçaları gibidir. Bir
dükkanda camdan kar küresini çevirip içlerine yerleştirilmiş manzaraları zevkle
seyredalarım, bir başkasında içi lezzetli kremalarla doldurulmuş bir Alman
pastasının tadıyla kaybederim kendimi. Yanımdan, uzun boyları, açık sarı
saçlarıyla iri yarı insanlar geçer; ellerinde, kırmızı yanakları, maviş gözleri
ve şirin kıyafetleriyle bembeyaz minik kızları veya kahverengi askılı
pantolonlarının içine giydirilmiş beyaz gömlekli küçük oğlan çocukları olur.
Bir kafenin cam kenarındaki ahşap masaya oturup kocaman bir bardakta bol köpüklü
biramla bol hardallı sosisli sandviçimi yerken ulaştığım haz, dışarının soğuğu
ve manzarasıyla birleşince ruhumu yakalar.
|
Münih Marienplatz |
Benim canım Münih'im, karanlık ama renkli, soğuk ama samimi,
mesafeli ama olduğu gibi, hiç bir zaman doyamadığım çok sevgili bir dostum
sanki!
4 yorum:
Sayin KisakahveMolasi,
Biliyoruz, yogunsunuz ama bizi yeni yazilarinizdan mahrum birakiyorsunuz.. Uzuluyoruz.. Lutfen, bizleri yeni yazilarinizla tekrar bulusturun..
Saygilarimizla,
AVENUE Ekibi
Ahhh siz bir de bana sorun Avenue Mag... Bir şeyler öğreneyim derken, her satırı sorgulamaya başladım, resmen yazamıyorum artık... Umarım geçer bu durum en kısa zamanda :(
Lutfen ama, uzuyorsunuz bizi... Tasarim, kitap onerileri, hobi yeni yemek lokasyonlari vb. bircok konudaki ongorulerinizi okumak isteriz. Siz zaten harika bir yazarsiniz, kendinize zaman ayirin, biz biliyoruz ne kadar ilgi cekici konular ve yazilar ortaya ciktigini.. Lutfen..
Saygilarimizla,
AVENUE Ekibi
Birkaç günlük Münih gezisi ihtimalim var. Yanlış ifade etmek istemem ama yazınız biraz kışkırtıcı oldu benim için :)
Yorum Gönder