20 Haziran 2012 Çarşamba

Yalnız Başına Paris Aktiviteleri - 1 : Louvre Müzesi

"Dünya'nın herhangi bir yerinde olsam şimdi" dedim dedim ve sonunda geçen hafta 3,5gün, hiç düşünmediğim bir anda ve süpriz bir şekilde Paris'e gittim. Gerçekten de tam hayal ettiğim gibi, kısa kahve molası verdim Ankara'ya...

Paris'te yaşasam sık sık Louvre müzesine gider, heykellerin veya tabloların arasında kitap okur, bir şeyler yazar ve müzik dinlerdim. Ya da... Paris'te yaşasam, bu dediklerimin hepsini "Yarın yaparım." deyip hep erteler ve günlük yaşama adapte olurdum. Belki bazı şehirlerde turist olmak en güzelidir.

1 Hafta önce yalnız başıma gezdiğim Louvre müzesinde, bir ilacın iyileştirebileceğinden kat kat fazla iyileştim. Bir kaç heykel ve bir kaç tablo beni o kadar etkiledi ki, döndükten sonra kim bilir kaç gün favori edindiğim ressam ve heykeltraşların hayatlarının araştırması içerisindeydim. Yani etkisi hala devam ediyor.

Louvre'un kapısına yarım saatlik bir metro yolculuğu ve bir kaç aktarma ile ulaştım. Tam ortasındaki cam piramiti görüp 'oh!' diyecektim ki, fotoğraf makinamı otelde bıraktığımı farkettim. Geri dönüp almak 1 saatimi yollarda geçirmek demek olduğu için, telefonla çektim en beğendiğim eserleri. Sonra çektiklerime baktığımda, fotoğraf kalitesinin düşük olması biraz canımı sıktı, çünkü bloguma koyacağım fotoğraflara bakıp eserleri biraz olsun değerlendirmek mümkün değil. Heykeller o kadar büyüleyiciydi ki, biraz baktığınızda, mermerden insan yaratmanın mümkün olduğunu, hatta içlerinde neredeyse ruhlarının da olduğunu bile hayal edebilirsiniz... Aşağıda resmi de olan, savaş sırasında babanın çocuğunu beslediği heykelin tüm ayrıntıları hala beynimde, önünde kaç dakika durdum kaç hikaye uydurdum anlatamam.... Üstelik müzede ilk girdiğim kısım da, bu heykellerin olduğu kısımdı, eğer her kısımda bu kadar kalsaydım, Louvre müzesi gezimi 3-5 eser görüp tamamlayacakmışım neredeyse...










İşte Dan Brown'ın kitabıyla kafamızı karıştıran, gerçek olup olmadığı hakkında türlü yorumlar olan Mona Lisa tablosu. Louvre Müzesinde, diğer tablolar gibi duvara asılı değil. Seyyar bir mermere asılı ve yine diğer tablolardan farklı olarak camla korunuyor. Lisa'nın gerçekte kim olduğu bilinmiyor. Leonardo Da Vinci'nin, bir tüccarın eşini, 2. oğlunun doğumu anısına resmettiği en yüksek ihtimallerden biri olarak düşünülüyor.
Mona Lisa'yı sağ taraftan koruyan 3 güvenlik
Mona Lisa'yı sol taraftan koruyan 3 güvenlik
Çantasının sapı kopmuş Louvre Müzesi Gazisi
Paris'e giderseniz, Louvre'a sabah erkenden girip gezmeye başlayın. Zaten 3 bölümden oluşan dev müzedeki tüm eserlere 1 dakika ayırırsanız, müzeyi gezmeyi 1 yılda bitirmek mümkünmüş! Bu 3 bölüm Richelieu, Sully ve Denon isimlerinde. En meşhuru ise Mona Lisa'nın da bulunduğu Denon bölümü. Zavallı Kısa Kahve Molası yazarı, Mona Lisa'yı görmek için girdiği kalabalıkta bir kaç Çinli tarafından ezilme tehlikesi geçirdiği gibi çantasının da sapının kopmasıyla huzurlu müze gezisi bir noktadan sonra eziyete dönüştü. Richelieu bölümünde de, Napoleon 3'e ait eşyaların bulunduğu kısım etkileyici, ihtişamlı ve popüler(Yukarıda fotoğrafları bulunan salon). Maalesef Sully bölümüne hiç giriş yapamadım...

Louvre müzesi giriş: 10 euro

4 yorum:

Aybike dedi ki...

Sevgili kisakahvemolasi yazari,
Fotograf makinasini asla unutmayacagima, cantani tasiyacagima ve gerektiginde onumuze cikan Cinlileri ezip gecip sana yol acacagima soz verirsem, beni de bir sonraki gezinde yaninda goturur musun ? :)

kisakahvemolas dedi ki...

Yaaa :) Sen bu dediklerini yapmasan da gel ikimiz bi haftasonu kaçalım bi yerlere :)))

Murat dedi ki...

Bin kere soyledim kacin bir yerlere diye ama dinleyen yok :) bir hafta bekleyin, ben kaciricam hepimizi bir yerlere :)

kisakahvemolas dedi ki...

Evet araştırmalarını twitter'dan takdirle takip ediyorum Muratcım :)